Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda bayanlar 50 kiloda gümüş madalya alan Buse Naz Çakıroğlu, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Buse Naz, Türkiye’nin kazandığı 8 madalyanın 3’ünün boksta geldiğini belirterek “Bazı sonuçlar istediğimiz üzere olmasa da yeniden keyifli, hoş ve başarılı bir tertip geçirdik.” dedi.
Boks Bayan Ulusal Ekibi’nin Paris 2024 takımında 5 atletin yer aldığını hatırlatan mili boksör, “Hangimiz şampiyon olsa kimse şaşırmazdı. Giderken esasen her vakit bunu söylüyorduk. Bizler için 5 kişi gidip 3 madalya çıkarmak çok daha büyük muvaffakiyet. Tokyo 2020’ye 3 bayan katılıp, 2 madalya kazanmıştık. Paris 2024’e 5 bayan katılıp, 3 madalya kazandık. Önümüzde Los Angeles 2028 var. Oraya tam takım katılıp, madalya sayımızı artırmak istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Olimpiyatlarda iki madalya alan birinci Türk boksör olarak tarihe geçen Fenerbahçe Kulübü atleti Buse Naz Çakıroğlu, “Gerçekten hoş muvaffakiyet. Türk tarihinde 100 yıl sonra söylenebilecek, hatırlanabilecek bir muvaffakiyet elde ettiğim için kendim ve takımımla gurur duyuyorum. Bizler için çok hoş hatıra oldu.” diye konuştu.
Los Angeles 2028 Olimpiyat Oyunları’nda altın madalya kazanmak istediğini vurgulayan ulusal atlet, “Ne vakit altın alırsam, o vakit bırakacağım. Paris’e giderken de bu niyet vardı, bırakacağım diye düşünüyordum. Tahminen de manevi olarak bırakmam istenilmiyor. Los Angeles için söyleyebileceğim, artık bu saatten sonra bu mesleğe yakışan bir muvaffakiyet elde etmek istiyorum.” tabirlerini kullandı.
“Daha öne sıçramak için iki adım geriye gitmek lazım”
Buse Naz, Türkiye’nin Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nı altın madalyasız kapatması ve toplamda 8 madalyada kalmasıyla ilgili yapılan tenkitlere ait ise şunları kaydetti:
“Team Türkiye olarak olimpiyatlara giden tüm atletler aslında sporunda isim yapmış, muhakkak muvaffakiyetler elde etmiş isimler. Kaybettiğimiz tüm madalyalar dördüncülükten, beşincilikten kaçırdığımız madalyalar. Atmosfer de çok etkiliyor. Olimpiyatlarda tüm dünyada gözleri üzerinize topluyorsunuz. Bu da ister istemez yeni gelen atletlerde da bizlerde de baskı oluşturabiliyor. Olimpiyatların atmosferi çok farklı. Los Angeles’a gidersem üçüncü olimpiyatım olacak. Paris’te final maçına çıkarken, art tarafta ısınırken ‘Hayatım boyunca bir daha bu kadar heyecanlanabileceğimi düşünmüyorum’ dedim. Tahminen bu kadar heyecanım Los Angeles 2028 Olimpiyat Oyunları’nda yeniden final oynarsam olacak. Ülke genelinde o an, başarıyı yaşamak, görmek istiyoruz lakin bazen daha âlâ, daha öne, sıçramak için iki adım geriye gitmek gerekiyor. Bunu o denli düşünürsek, eksiklerimizi gidermek için planlarımızı yaparsak daha fazla madalyaları Los Angeles 2028’de kazanabiliriz.”